Berna AKSOY

KAYIP EVİM

 

Vaktinden önce uyanıp bir gün,

Uzunca bir yola niyetlendi gönlüm

Ufukta, her zamanki bilindik mavi yoktu

Ben yoktum, ışık kısık,  hava biraz gece

Ve gökyüzü çıplak, yeryüzü kaymış çizgisinden

Tüm korkularımı çıkarıp kuytularından

Esaretinin bedelini ileride cömertçe ödeyeceğimi henüz bilmediğim,

Cesaretimin tuttum kızıl ellerinden

Heybemde, başımı döndüren bir avuç rüzgâr,

Adımlarım korkak ve de uzak

Düşüp kalkmaya yeminliyim,

Ham kalan saçlarım yanacak ve sönmeyeceğim.

Derken başladı Od ‘a meyleden yolculuğum

Manzara esarete gebe idi gördüğüm,

Yine de yürüdüm, patika yolda kurudum.

Taşlara çarptım sonra,

Tuzaklı, yasaklı, kahrolası taşlara

Kanayan her bir yarama sardığım

Bu kaçıncı kama, dizlerime sapladığım

Duruyorum ve dinliyorum sonra, lakin ses yok

Sağımda solumda ama en çok içimde

Ellerime bakıyorum sonra

Ellerim hasretlik içinde kan revan

Yutkunuyorum sessizce

Ben, toprak kokusu ve yerde ıslak bir serçe

Önümü kesiyor bir küme yabani

Saldırıyorlar vahşice avuç içlerime

Orada sakladığım inancıma zimmetlenmiş

Kurulan tuzaklara meylediyorum

Bile isteye asılı kalıyorum

Şansım yaver gidiyor ve kurtuluyorum

Kalkıp silkeliyorum geçmişi üzerimden

Yasaklara bulaşmış zerrecikleri ellerimden

Kendime çarpa çarpa kanıyor benliğim

Durup bakıyorum kim bu kim ben miyim?

Hayalimin kırık parçaları batarken parmak uçlarıma

Bir baykuş dolanıyor zihnimin ücralarında

Tavaf ederken gökte asılı dolunayı

Dökülüyor kanatlarından bir bir günahları

O günahlar ki hain, gizli ve soğuk

Neyine kapıldın bu kadar ey mahlûk!

Derken bir ses, biraz çığlık, bir damla kan

Düştü ömrüme o iri gözleri perperişan

Korkuyorum yalan yok, sığınıyorum baba kayalara

Kucak açıyorlar fakat eriyorlar değince bana

Toprak alaca bir renge karışıyor şimdi

Nereye baksam ben değil, nereye baksam zifiri

Nefesimle savaştayım ve nefsimle baş başa

Bana yetecek yalnızca umuttu aslında

Görseydim gökyüzünde bir parça benden

Binlerce hayal pembesi kopup gelecekti senden

Gelip boyayacaklardı gönlümün karasını

Saracaklardı topyekûn kanayan yarasını

Bekledim bekledim lakin bulamadım yönümü

Çıkmazlara yeminli, bitmedi kalbin sürgünü

Geçse artık yalvarırım kâbus, mavi galip gelse

Derken, bir lamba yanıyor köşedeki son evde

Birden büyüyor her şey, aydınlanıveriyor yolum

Ha gayret bulacaksın inan bu son diyorum

O kapı ki açılıyor, ruhuma değen gönül penceresine

Yağmur sonrası toprak kokusu gibi doluyor sineme

Evet, buldum diyorum şimdi Kayıp Evimi

İnşallah çok gecikmedim, bekletmedim cennetimi...

Yorumlar

Popüler Yayınlar